Diplomasi trafiğim çok yoğun yurttaşlarım. Bu seferde az ilerideki krallığa diplomatik ziyarette bulundum. Kurmaylarımla ülkenin tarihi yapısı ve kızların gideri açısından incelemeler yaptık. Kral tahtıyla, hatunlara şekil yaparken aklımda dönen bazı tilkiler yerini bir kaç ampule bıraktı. İnsanları ve davranışlarını incelemeye koyuldum. Ve bir kaç incelemeden sonra ülkenin çok farklı bir etolojiye sahip olduğunu farkettim. Adına 'Selamun Aleyküm' denilen ve birbirlerinin ahbabı olduğunu iddaa eden en az iki kişi arasında gerçekleşen bu ritüel kendini baş tokuşturma ve 'selamun aleyküm nabıyon hafız' gibisinden bir sihirli sözcük kombinasyonuyla göstermekteydi. Konuyu derinlemesine araştırma niyetiyle:
-Söylesene yaver, bu herifler neden kafa tokuşturuyorlar? diyerek konuya girdim.
-Bu ülkücü selamıdır kralım ülkücü gençler birbirlerini böyle selamlarlar, yanıtını aldım.
Edindiğim bu bilgiler beni bir kaç veriyi elde etmeye yöneltti. Yaverlerime konuyu araştırmaları söyledim, öyle ya diplomatik ilişkilerde bulunduğum ülkenin kültürel dokusunu tanımalıydım. '2011 Genel Seçimleri' başlığıyla önüme gelen belgeyi incelediğimde dehşete düşmüştüm, adeta başımdan kaynar sular fofenklenmişti... Derhal kurmaylarıma hazırlanmalarını burayı bir an önce terkedeceğimizi söyledim.Bu ani kararımın uyandırdığı merakı göz ardı ederek pılımı pırtımı topladım kendimi surların dışına attım.Bir süre sonra bu olayın bıraktığı derin izi belirtmek amacıyla sonradan vazgeçtiğim intihar teşebbüsümde kullandığım A4 kağıda iliştirdim:
'2011 Genel Seçimleri'
1. Şeklimiz için geldik tarzımız için yaşıyoruz------ %50
2. Şeklimiz için geldik tarzımız için yaşıyoruz ------%26
3. MHP------%13
...
75 milyonluk bir ülkenin her bireyinin ülkücü selamını iliklerine kadar yaşattığı bir ortamda ülkücü felsefenin kabulunun sadece '%13' görülmesi beni 'nası bi dünyada yaşıyoruz ak' şeklinde böğrünmeye itti. Saygılar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.